Yunanistan Dış Ticareti

1990’lı yıllarda Doğu Blokunun çökmesi sonucunda sanayileşmiş ülkelerin ucuz işgücünden faydalanmak amacıyla üretim birimlerini bu ülkelere taşıyarak düşük maliyetli üretime başlamaları, ayrıca Uzakdoğu ülkelerinden Çin, Kore, Hindistan ve Pakistan gibi ülkelerin çok düşük fiyatlarla Yunanistan’ın da içinde bulunduğu AB pazarlarını işgale başlamasıyla Yunan imalat sanayi sıkıntılı bir döneme girmiştir. 2000 yılını takiben ivme kazanan Uzakdoğu menşeli ürünlerin Yunan pazarındaki artan payı Yunanistan’da ağırlıklı olarak mobilya, tekstil, hazırgiyim, seramik ve inşaat malzemeleri sektöründe ciddi rahatsızlıklara neden olmuş, üretici firmaların büyük bir kısmı üretim birimlerini kapatarak ithalata yönelmeye başlamışlardır.

Bu çerçevede Yunanistan’ın sektör bazındaki ihracatına kabaca göz atıldığında görüleceği üzere, ihracatının ağırlıklı olarak hammadde, yarı mamuller ve tarım ürünlerinden oluştuğu görülmektedir. Genel ihracat içinde geleneksel olarak önemli bir yere sahip olan tarım ürünlerine madde bazında bakıldığında tarım ürünü ihracatının % 70’ini sırasıyla yaş meyve ve sebze, pamuk, tütün ve zeytinyağı gibi kalemlerden oluştuğu gözlenmiştir. Yunanistan’ın ithalatına bakıldığında ise, mevcut sanayinin yapısal sorunları nedeniyle ithalatın çok büyük bir oranının sanayi ürünlerinden oluştuğu gözlemlenmiştir.

Yunanistan’ın 1981 yılındaki AB üyeliğinden sonra dış ticaretindeki açık giderek büyümüştür. Üyelik öncesinde % 50’lere varan korunma oranları sayesinde dış ticaret göreceli olarak kontrol altında iken 1990’ların başında neredeyse tüm koruma oranları kaldırılmıştır. İhracatın yarısından fazlası AB üyesi ülkelere yapılırken, başta Rusya olmak üzere Irak, Kazakistan, İran ve S. Arabistan’dan önemli miktarlarda petrol ve doğalgaz ithalatı yapılmaktadır. 2016 yılında ihracatta ilk beş ülke sırasıyla İtalya, Almanya, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Türkiye ve Bulgaristan iken, ithalat için sıralama Almanya, İtalya, Çin, Rusya ve Hollanda şeklindedir.